Sebzelere, meyvelere ve zeytinyağına renklerini veren pigmentlerin, mucizevi bir besin
kaynağı ve anti kanserojen olduğunu biliyor muydunuz?
Küçük, mor-pembe-kırmızı renkli meyveleri taze ve yaş haliyle yersek, pigmentlerin
mucizesini hücrelerimize geçirmiş oluruz. Anti-oksidan özellikte, bizi hastalıklardan ve erken
yaşlanmadan koruyan pembe, kırmızı, sarı, mor ve yeşil renklerdir.
Nedir bu rengarenk şifa kaynakları?
Nar, yaban mersini, yeşil ve kırmızı biber, limon, çilek, ahududu, böğürtlen, mor ve kırmızı
üzüm, dut, vişne, kiraz, kızılcık, domates, ıspanak, kara lahana, kale, roka, su teresi, nane,
brokoli, sızma zeytinyağı.
Burada bir püf noktası var tabii ki 🙂 Meyveler ve sebzeler taze, mevsiminde ve yaş olmalı.
Sızma zeytinyağı ise ısıya maruz kalmamalı.
Zeytinyağı ısıya dayanıklı bir yağdır. 170-180 dereceye kadar yanmaz ve toksik hale gelmez.
Ama sorun burada değil zaten. Zeytinyağı, 60 derecede mucizesini kaybeder. Zeytinyağına
renk veren klorofil yani yeşil pigment 60 derecede ölür. Yemeklerimizi pişirirken, sızma
zeytinyağı kullanmalıyız. Az bir kısmını soğanları kavururken kullanıp, geri kalanını yemeğimiz
piştikten sonra ve ılık hale geldiğinde eklemeliyiz.
Kendimizi iyi hissetmemiz için, önce hücrelerimizin iyi hissetmesi gerekir.
Renklilik yaşamın her alanında faydalıdır. Tabağımızda da! 🙂
“Hücrelerini besle, kendini yenile”
Sevgilerimle,
Holistik Beslenme ve Sağlık Koçu – Intitute for Integrative Nutrition, New York
www.hilalakin.com – @hilal_the_coach 05333910828 – 02122147135
Windowist Tower, Eski Büyükdere Cad. No:26 Maslak, 34467 İstanbul
*Makale, yaşam kalitemizi arttırmaya yönelik olup tıbbi tedaviye yönelik değildir. Hamileler, emzirenler, ilaç kullananlar ve sağlık sorunları olanlar tıp doktoruna danışmalıdırlar.